Halkla İlişkilerin doğuşunu tartışırken Ivy Ledbetter Lee  (1877 – 1934) gibi bir duayenden bahsetmeden geçemeyiz. Henüz 1900’lu yılların başlarından itibaren Amerika Birleşik Devletleri’nde American Tobacco, Chrysler ve Standard Oil gibi günümüzün dev işletmelerine danışman olarak hizmet vermiş, 1920’lerden itibaren ise bugün kullanmakta olduğumuz Halkla İlişkiler (Public Relations) terimini literatüre katmıştır. İnsanların en derin ve hassas noktalarına temas edebildiği için “Poison” lakabı ile anılan Ivy Lee’yi Modern Halkla İlişkiler Doğuşu Bölüm 2’de inceleceğiz.

Ivy Ledbetter Lee (1910’s)

Princeton Üniversitesi’nden mezun olan Lee, New York Times ve New York World gibi gazetelerde finans ve iş dünyası ile alakalı haberler yapmış, daha sonra ise Vatandaşlar Sendikası’na girmiş ve burada reklam müdürü olmuştur. Tarih sahnesine çıkışı 1906’da meşhur Atlantic City Tren Kazası ile olmuş ve tarihte bilinen ilk basın bültenini yayınlamıştır. 53 kişinin canına mal olan bu korkunç trajedinin basın mensuplarından ve kamuoyundan saklanmaması gerektiğini şirketin önde gelenlerine izah etmiştir. Bu yaklaşım ile tarihte yeni bir sayfa açan Ivy Lee, şirketlerin itibarlarının dürüstlük üzerine inşa edilebileceğini, ve hasarın minimize edilerek krizlerin fırsatlara dönüştürülebileceğini öngörebilmiştir. Bu olay sonrasında o dönemin Amerika Birleşik Devletler’i Başkanı Nelson ve John D. Rockefeller’ın ihtiyaç duyduğu zat haline gelmiştir. Rockefeller ailesinin Colorado’da işletmekte bulunduğu maden ocaklarında ortaya çıkan grev ve kalkışmadan dolayı oluşan durumu kamuoyuna doğru yöntemle aktarması

John D. Rockefeller (1885)

için Lee’yi görevlendirmiştir. Lee, toplumsal düzen ve refahı, kaostan uzak tutmak adına, tüm medya bağlantılarını kullanarak Amerikan basınında yer almış oldukça etkili bir basın bildirisi yayınlamıştır. Meslek hayatı boyunca uyguladığı stratejiler ve yürüttüğü kampanyalar ile modern halkla ilişkilerin ilerlemesinde oldukça önemli bir rol oynamıştır.

Ivy Lee’nin en önemli özelliklerinden biri ve günümüze olan en büyük etkisi medya ve basınla olan ilişkilerinde halen kullanılan prensipleri ve iş yapma şekillerini ortaya çıkarmasıdır. Şirketlerin ve kurumların medyayı en uygun bilgiyle donatmasına yarayan “Basın Bültenleri” ve “Basın Açıklamaları” tekniklerini geliştirmiş, yaptıkları uygulamalardan ziyade dış dünyaya verilen görüntülerin/imajın önemini çeşitli yöntemlerle kanıtlayarak tarihe Ivy “Poison” Lee olarak ismini yazdırmıştır.